Ağız ve Çene Cerrahisi

Ağız ve çene cerrahisi ağız boşluğu içinde yer alan yumuşak dokuyu ilgilendiren her türlü hastalığın tedavisini kapsar. Yanak, dudak, dil ve damak dokuları ağız ve çene cerrahisinin ilgi alanına girer. Ağız ve çene cerrahisi işlemlerinde lokal anestezi, genel anestezi ya da sedasyon yöntemlerinin kullanılması gerekir.

Ağız ve Çene Cerrahisi Diş Çekimi Sonrasında Neler Yapılmasını Öneriyor?

Ağız ve çene cerrahisinin diş çekimi sonrası önerileri işlem sonrasında kendinizi daha konforlu ve iyi hissetmenize yardımcı olacak. Öncelikle çekim yapılan bölgenin üzerine tampon konulması gerekir. Tampon kanamanın durdurulmasını sağlayacaktır. Yarım sa kadar tamponun ısırılması gerekir. Ayrıca dişini çektiren kişi 24 sa boyunca sıcak yiyecek yememelidir. Asitli içeceklerin içilmemesi, alkol ve sigaranın tüketilmemesi gerekir.

Çekim işleminde sonra gece vakti uyurken yüksek yastık kullanılması önerilir. Ağrı olsa bile kesinlikle ağrı kesici olarak asprin ve türevleri ağrı kesicilerin kullanılmaması gerekir. Ağrınız olması halinde durum hakkında hekiminize gerekli bilgileri verin. Hekim sizin için uygun bir ağrı kesici verecektir. Eğer işlem zorsa, çekim yapılan bölgenin üzerine dışarıdan buz uygulaması yapmak gerekir. Buz uygulaması yaparken buzun cildin üzerine direk olarak uygulanmaması gerekir. Aksi halde ciltte soğuk yanıkları meydana gelebilir.

Ağız ve Çene Cerrahisinin Kullandığı Genel Anestezi ve Sedasyon Nedir?

Ağız ve çene cerrahisinin kullandığı uyuşturma yöntemleri hastaya damar içi şekile ya da bayıltıcı gaz olarak verilebilir. Narkoz halinin sağlanması temel amaçtır. Genellikle zihinsel hastalarda ve korku, endişe bozukluğu olan kişilerde genel anestezi tercih edilmektedir. Bunun dışındaki durumlarda lokal anestezi tercih edilebilir.

Sedasyon işleminde damar içi ilaçlar kullanılarak hastanın uyur hali sağlanır. Sedasyon işleminde uyuşturucu etkisi bulunmaz. Bölgeye ayrıca uyuşturucu kremin sürülmesi gerekir. Yani sedasyonda hem lokal uyuşturucudan hem de sedasyonun kendisinden faydalanılmış olur.

Ağız ve Çene Cerrahisi Ağız içi Cerrahi İşlemleri Nasıl Yapıyor?

Ağız ve çene cerrahisinin ağız içi işlemleri yapması için mutlaka steril ortam olması gerekir. Ayrıca ameliyathane koşullarının olması şarttır. Bu konuda uzman olan kişiler gerekli işlemleri yapabilir. Bunun dışındaki kişiler kesinlikle müdahale etmemelidir. Hastalar için genel anestezi ya da sedasyon gibi farklı uyuşturma tekniklerinin kullanılarak işlem yapılması gerekir.

Ağız ve Çene Cerrahisinin Protez Yapması

Ağız ve çene cerrahisinin protez yapması için öncesinde bir takım cerrahi hazırlıkların yapılması gerekir. Bazı hastalarda işlem öncesinde herhangi bir hazırlık yapılmasına gerek olmayabilir. Yaşı ileri olanların ve dişlerini kayıp etmiş hastaların, dişlerinin oturması gereken yerde kemik olmayabilir. Böyle bir durumda hekimin müdahale ederek gerekli ortamı oluşturması gerekir. Eğer hasta geçmişte farklı protezler kullanmışsa ve bu protezler ağızda vuruklara neden olmuşsa, doku düzensizliği meydana gelebilir. Her düzensizlik halinde mutlaka sağlıklı ölçünün alınması ve buna uygun protez yapılması gerekir.

Ağız ve Çene Cerrahisi Hekimleri Herkese İmplant Yapabilir mi?

Ağız ve çene cerrahisinin implant yapması herkes için mümkündür. Elbette implantın kemik ile kaynaşmasına engel olacak sistemik herhangi bir rahatsızlığın olmaması gerekir. Ayrıca işlem yapılacak olan bölgede yeterli kemik desteği bulunmalıdır. Bu şartlar altında herkesin implant yaptırması mümkündür. İşlem yaptırmak isteyen hastada şeker hastalığı ve iyileşmenin önüne geçecek bir durumun bulunmaması gerekir.

Ağız ve Çene Cerrahisi Hekimleri Her 20 Yaş Dişinin Çekilmesini Öneriyor mu?

Ağız ve çene cerrahisindeki hekimlerin 20 yaş dişini çekmesi duruma göre değişebilir. Eğer diş rahatça bir konumda is ve çürük oluşumu meydana gelmemiş ise dişlerin çekilmesi gerekmez, ağızda durabilir. Fakat bazı 20 yaş dişlerinin diş ipleri ve diş fırçası ile temizlenmesi mümkün olmamaktadır. Bu durumda 20 yaş dişlerinin çekilmesi gerekir. Bazı durumlar kişilerin 20 yaş dişi dillerini ısırmalarına neden olur. İstemsiz olarak kişi yanağını da ısırabilir. Bu durumlar istenmez ve hekimler 20 yaş dişinin çekilmesini önerir.

Ağız ve Çene Cerrahisi Hekimleri Gömülü 20 Yaş Dişlerinin Çekilmesini Öneriyor mu?

Ağız ve çene cerrahisindeki hekimlerin gömülü 20 yaş dişlerinin çekilmesini önermesi duruma göre değişiklik göstermektedir. Her gömülü dişin çekilmesi hekimler tarafından önerilmemektedir. Fakat bazı durumlarda dişler rahatça temizlenir durumda olmayabilir. Bu nedenle dişler normal hızından bile daha hızlı çürüyebilir. Çürükler ağızda kötü koku oluşmasına neden olur. Ayrıca tamamen kemik içinde bulunan dişlerde, bu dişlerin hemen yanında bulunan diş zarar görebilir. Ayrıca kist problemi ile karşılaşılabilir.

Eğer buna benzer problemli durumlarınız varsa, mutlaka hekiminize muayene olun. Enfekte ola dişler ağrı ya da apse problemi yaparsa, hemen çekilmeleri gerekir. Ağız ve çene cerrahisi uzman hekimi size izlenmesi gereken yol hakkında gerekli bilgiyi verecektir.

Ağız ve Çene Cerrahisi Hekimleri Yanıtlıyor: Her 20 Yaş Dişinde Çarpıklık Olur mu?

20 yaş dişinde çarpıklık olması her diş için geçerli bir durum değildir.20 yaş dişleri olmayan kişilerin de çarpıklık problemi ile karşılaştıkları bilinmektedir. Yapılan araştırmalar dişlerin öne doğru hareket etme eğilimi olduğunu ortaya koymuştur. Kesici dişler arasında temas bozuklukları olursa da çarpıklık meydana gelebilir. Bu durumda mutlaka gerekli tedavilerin planlanması gerekir. Bütün dişler olduğundan geriye ittiriliyorsa bu durumda 20 yaş dişlerinin çekilmesi gerekir. Görüldüğü gibi 20 yaş dişleri için çekilip çekilmeme konusu kişisel bir durumdur. Bu soruya yanıt bulmak için kişinin uzman hekime muayene olması gerekir.

Ağız ve Çene Cerrahisi Hekimlerinin Sürmemiş Dişleri Çekmesi

Sürmemiş dişlerin çekilmesi eğri dişlerin düzeltilmesi yani ortodontinin konusuna girmektedir. Çene cerrahisi ile birlikte çalışarak sürmemiş dişlerle ilgili tedavi planlanabilir. Dişin kök ucunda kist oluşması halinde dişin her zaman çekilmesi gerekmez. Kistlerin başlangıç aşamasında olması halinde diş çekimi yapılmasına gerek olmadan farklı bir tedavi yöntemi izlenebilir. Bu tarz durumlarda ilk önce kanal tedavisinin uygulanması gerekir. Ardından lokal anesteziden faydalanarak dişin kök ucuna gerekli cerrahi müdahale yapılması gerekir. Bu yöntem sayesinde ağızda diş kalır ve uzun süre sağlıklı olur.

Ağız ve Çene Cerrahisi Hekimlerine Sık Sorulan Sorular

Ağız ve çene cerrahisi hekimlerine sorulan sorular insanların sıklıkla karşılaştıkları problemlerdir. İnsanlar üst çene dişlerinden sıkıntı yaşamaktadırlar. Sinüs adı verilen bu boşlukta azı dişlerinin kökleri bulunuyor olabilir. Çekim işlemi bitince sinüs ağız ortamına açılmış olur. Bu durum ağızda istenmeyen bir koku meydana gelmesine ve yara oluşmasına neden olabilir. Hekimin mutlaka boşluğu kapatarak yaranın iyileştirilmesini sağlaması gerekir. Bütün bu işlemleri gereğince yapmak adına çene cerrahisi uzmanına başvurmak gerekli olur. Kişi tedavisini hijyenik ortamda olmalı, konu hakkında gerekli bilgiye sahip olmayan kişilere itibar etmemelidir.

Eğer darbe sonucunda beyinsel hasar alınmamışsa kemiklerin kırılıp kırılmadığını ve her şeyin yolunda gittiğini tespit etmek gerekir. Ağız ve çene cerrahisi hekimlerine başvurarak kafanızdaki soru işaretlerini giderebilirsiniz. Hekim, çenede kırık olması halinde radyolojik tedaviye başlanmasını önerebilmektedir. Hekime sağlık durumunuz ve geçmişiniz hakkında ne kadar detaylı bilgi verirseniz o ölçüde tedavinizin kolay, çabasız ve hızlı gerçekleşecektir.