Klinik

Bakımsızlığın Neden Olduğu Sorunlar

Bakımsızlığın Neden Olduğu Sorunlar

Dişlerinize hiç vakit ayıramıyor musunuz ? Yanıtınız hayır ise ? Merak etmeyin yalnız değilsiniz. Toplumumuzun büyük bir kısmı günlük olarak diş bakımlarını yapmıyor ve her 5 kişiden biri dişlerini günde iki defa fırçalamıyor. Ama siz bu yazıyı okuduktan sonra tekrar dan düşünmek isteyebilirsiniz.

Diş hekimi Cüneyt Bosna’ya göre, diş ve diş etinizle ilgilenmek sadece diş ağrılarını veya ağız kokusunu engellemez. Ağzınız, tüm vücudunuzun sağlığına açılan bir kapıdır. Ağız sağlığının ihmali ile türlü koşullar arasındaki sebep-sonuç ilişkisinin varlığını kanıtlamak neredeyse olanaksızdır. Ancak düşük ”Diş sağlığı ve ağız hijyeni, yaygın hastalık çeşitleri arasında bağlantı olduğunu gösteren sağlam kanıtlar bulunuyor.

Yılda en az iki kez diş doktorunuzu ziyaret etmeli, onun verdiği tavsiye doğrultusunda, dişlerinizi günde iki defa iki dakika kadar fırçalamalı ve bir kez diş ipi ile temizlemelisiniz. Temel diş bakımı ve ağız bakım kriteri bunlar olsa da ayrıca çok daha iyi yapılabilecek bakım önerileri ve sizin ağız sağlığınıza özel tavsiyeleri olabilir doktorunuzun. Ağız sağlığını ihmal etmeniz durumunda diş kaybına yol açar. Bunun yanı sıra karşınıza çıkabilecek diğer 13 olumsuz durumu da bulabilirsiniz.

Diş Eti Hastalığı

Çoğu insan bunu bilmez ama dişlerinizi fırçalarken ya da diş ipi ile temizlenirken diş etlerinin düzenli olarak kanamaması gerekir. Eğer sizin diş etiniz kanıyorsa muhtemelen diş eti hastalığına sahipsiniz veya o bölgede sıkıntılı bir durum olabilir. Ya da en azından o yolda ilerliyorsunuz demektir. Diş eti hastalığının daha yumuşak bir biçimi olan diş eti iltihabı; diş etlerini kızartır, şişirir ve çok çabuk kanayacak bir şekilde hassaslaştırır. Toplumumuzun aslında büyük bir bölümün de görülen bu hastalık, dişleriniz ile diş etiniz arasında oluşan bakteriyel tabakaya vücudumuzun verdiği bir tepkidir.

Şayet bakteri plağı yayılır ve daha derinlere ilerlerse bağışıklık tepkisi artar, iltihaplı dişleriniz ile doku ve kemikleri mahvedebilirsiniz. Ağız hijyeni alışkanlıklarından bağımsız bir şekilde diğer durumların da bu gibi etkileri olabilir. Bu ciddi aşamadaki diş eti hastalığına “periodontist” denir ve kronik bir hale dönüşebilir. Periodontist hakkında yapacağınız küçük bir aramaştırma sonrasında ağız hijyeni konusunda daha tedbirli olacağınızı düşünüyoruz.

Diş Kaybı

Dişlerinizi kaybetmekten şu ana kadar hiç korkmadıysanız korkmaya başlayabilirsiniz. Çünkü 20-64 yaş arasındaki yetişkinler kalıcı dişlerinden yaklaşık yedisini kaybediyor. 50-64 yaş arasında ise yüzde 10’unun ise bir tek doğal dişi bile yok denecek kadar azdır. Unutmayın, hem diş çürükleri, hem de diş eti hastalığı diş kaybıyla sonuçlanabilir.

Ağız Kokusu

Tıp dilindeki adı “halitoz” olan ağız kokusu, her üç kişiden ikisinde görülebilen bir hastalıktır. Halitozun bir semptom olduğu pek çok durum söz konusu olabilir. Bunların başında kötü bir ağız bakımı yer alıyor. Yemeklerden sonra uzun süre dişlerinizin arasında kalan yemek parçacıkları kokmaya başlayabilir ve dişlerinizi ne kadar az fırçalar ve temizlerseniz, ağzınızda pis kokulu bakterilerin oluşma ihtimali de o kadar artar. Dilinizin üzerindeki örtü de ağız kokusunun oluşmasına neden olan bir başka etkenlerdendir. Bir takım çalışmalara göre, dişlerle birlikte dili de fırçalamak bu problemin ortadan kalkmasına yardımcı oluyor.

Bunama

Yapılan çalışmalara göre, düzensiz ağız temizliği ile bunama arasında bir bağ olabileceğini gösteriyor. Tabi daha iyi ağız hijyenine sahip olan kişilerin genel olarak daha sağlıklı bir vücuda sahip olması da mümkündür. 5.468 kişiyi 18 yıl boyunca takip eden araştırmacılar, dişlerini her gün fırçalamadığını söyleyen kişilerin yüzde 22 ila 65 oranında daha fazla bunama riski taşıdığını belirtiyor. Ayrıca küçük çaplı bir başka çalışmanın sonuçlarına göre, alzheimer hastalarının beyinleri diş eti hastalığıyla alakalı daha fazla bakteriye sahiptir.

Zatürre

mikroplar ağzınızda pusuya yattığı zaman onları direkt olarak nefesinizle birlikte ciğerlerinize, yani her türlü tahrişe yol açabilecekleri yere taşırsınır. Bu nedenle iyi olmayan ağız hijyeni ile hastanede tedavi gerektirecek düzeyde ilerlemiş zatürre arasında bir bağlantı bulunduğunu söyleyebiliriz. Ağız hijyeninin bakmınına önem gösteren kişilerin bu tür zatürreyi yakalanma riski yüzde 40 daha düşüktür. Brezilya’daki bir hastanede 315 hasta üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, periodontist hastalarının zatürre olma riski, bu hastalığa sahip olmayanlara göre üç kat daha fazla olduğu bulunmuştur.

Sertleşme Bozukluğu

Diş hastalığı ve ereksiyon bozukluğu arasında bir bağlantı kurmakta zorluk çekebilirsiniz. Ancak yapılan araştırmalar, iki durumun da birbiriyle bağlantılı olduğunu gösteriyor. Her ikisi D vitamini eksikliğine, sigaraya ve genel enfeksiyona bağlı olabilmektedir. Fakat aralarındaki ilişkinin asıl sebebi hâlâ bulunamamış. Farelerle yapılan bir araştırmanın bulgularına göre periodontist, penisin işlevini azaltıyor. Aynı etkinin insanlarda olup olmadığı belirsiz olsa da 30 ila 40 yaş arasındaki hasta grubunda, ereksiyon bozukluğu yaşayanların yüzde 53’ünün aynı zamanda ciddi periodontist hastası olduğu gözlenmiştir.

Beyin Apsesi

Genellikle bakteriyel enfeksiyonun yol açtığı apse, etrafı şiş ve iltihaplı bir durumdur. Bu, tedavi edilmezse beyinde ciddi zarara yol açabilir. Beyin apseleri nadir görülür ve onları kötü diş sağlığına bağlayan sistematik bir çalışma bulunmuyor. Ancak beyin apsesi vakalarının en azından yüzde 12’sinde diş hijyenine dikkat etmedikleri için muhtemel sebep olarak görülüyor.

Şeker Hastalığı

Diş doktorları, şeker hastalığının periodontist için bir risk unsuru olduğunu uzun süredir biliyor. Ancak son zamanlarda yapılan araştırmalar aralarındaki ilişkinin çift taraflı olabileceğine dikkat çekiyor. Aşırı derecede kötü diş sağlığı, iltihabı artırdığından insülin direnci (nam-ı diğer “prediyabet”) için bir risk unsuru olabiliyor.

Böbrek Hastalığı

Amerikalı yetişkinlerin yüzde 3,7’si kronik böbrek hastalığından şikâyetçi. Yalnızca daha büyük risk altında olanlar da var. Diş etlerine ilişkin bir hastalığa sahip insanların kronik böbrek hastalığına yakalanma riski 4,5 kat fazladır.

Kalp Hastalığı

Pek çok araştırmacının önerisine göre, iltihaplı diş eti rahatsızlıkları ile kalp hastalıkları arasında bir bağlantı olabilir. Bir çalışmaya göre, ağız sağlığına kişisel bakım eklemek, hastaların ağız sağlığını iyileştiriyor ve koroner kalp hastalığını azaltıyor. Bir başka araştırmaya göre de hastalık mikrobunun sebep olduğu diş etiyle ilişkili hastalıklar, kalp hastalığının olası çeşitli faktörlerini temsil edebiliyor. Amerikan Kalp Birliği 2012’de şu uyarıyı yaptı: “Diş eti ve kalp hastalıkları önemli risk unsurlarının çoğunu paylaşıyor. Ancak diş problemlerini direkt olarak kalp hastalığına bağlamak ve periodontitis tedavisinin iltihabı azaltacağını düşünmek için ortada bir sebep yoktur.”

Gebelik Komplikasyonları

Diş eti iltihabı hamile kadınların yüzde 60 ila 75’ini etkiliyor. Bu nedenle anne adaylarının dişlerine daha fazla özen göstermesi gerekiyor. Hamile kadınların ciddi diş problemleri olduğunda bebeklerinde diş çürüklerinin oluşması oldukça yüksek bir ihtimal. Buna karşılık yeterli kanıt bulunmasa da annenin kötü diş sağlığının, düşük doğum kilosu ve erken doğumla da bir ilişkisi olduğu düşünülüyor. Araştırmacılar, ya genel iltihabın yükselmesinin ya da kan dolaşımına giren ağız bakterisininplasentayı kolonize ettiğini ve iltihaba yol açtığını düşünüyorlar.

Ülser

Periodontist hastalarının diş etinin ötesindeki paketlerde biçimlenen bakteriyel tabaka, helikobakter pilori (midede gastrit ve ülsere neden olan bir bakteri) için bir rezervuar olabilir. Helikobakter pilori ağız yoluyla bulaşabilir. Epidemiyolojik çalışmalar, periodontistle bakteri arasında pozitif bir bağlantı olduğunu gösteriyor. Farklı araştırmalar farklı sonuçlar elde etse de şunu unutmamak gerekiyor; periodontist sırasında oluşan bakteriyel tabakalar, bakteriyel büyüme ve enfeksiyonun çeşitli türleri için bir risk teşkil ediyor.

Kanser

En son araştırmalar, diş eti hastalıklarının ve diş kaybının boyut ve ciddiyetinin kötücül bir hastalığın riskiyle bağlantılı olduğunu gösteriyor. Diş eti hastalığı ve diş problemlerinin, aynı zamanda ağız kanserlerinin yüzde 80’inin sebebi olan HPV ile bir ilişkisi vardır. Sigara, diş eti hastalığı ve kanser konusunda büyük bir risk etkeni iken geçen sene yapılan bir araştırma, kötü ağız sağlığının HPV’nin bağımsız risk faktörü olduğu kanıtlandı. Ayrıca diğer araştırmaların bulguları, periodontistin, ağızdaki kanserli hücrelerin büyümesine destek olduğunu ortaya koyuyor.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Başa dön tuşu
Call Now Button
× Whatsapp İletişim